İçeriğe geç

6 yaşındaki çocuk aşık olur mu ?

6 Yaşındaki Çocuk Aşık Olur Mu?

Bunu düşündükçe, bir an geçmişe, kendi çocukluğuma gidiyorum. 6 yaşındaki bir çocuğun aşık olabileceğini hep tuhaf bulmuşumdur. Çünkü çocukken, aşık olmak, sadece masal kitaplarında, kahramanların kalp atışlarında görüp hayal ettiğimiz bir şeydi. Gerçek hayatta, çocuklar sadece oyun oynar, eğlenir, sıkıldığında şeker yerdi. Ama sonra bir gün, 6 yaşındaki bir çocuğun bana aşık olabileceğini fark ettim. Hem de hemencecik, tam da o an. O anı hatırlıyorum. Kayseri’nin o sessiz sokaklarında, okulumun bahçesinde, her şeyin çok basit ve berrak olduğu bir dönemde…

O Gün Okul Bahçesinde

O gün, hava sıcaktı ama bir yandan da bahar havası gibi ferah bir rüzgar vardı. Ben, 6 yaşında bir çocukken, o an hiçbir şeyin farkında değildim. Okulun bahçesinde arkadaşlarımla koşturuyorduk, yeni aldığı topu yuvarlayarak oynuyorduk. Ama birden, bir ses duydum. O ses, bana “Merhaba” diyen bir çocuktu. O kadar tatlı bir sesi vardı ki, şaşırdım. O çocuk, biraz utangaç ama aynı zamanda parlayan gözleriyle dikkatimi çekti. O an ne kadar basit, ne kadar masum bir şeydi; ama o an, ne kadar derindi, bir türlü anlatamıyorum.

O çocuk, küçük ve zeki bir kızdı. Yüzünde tatlı bir gülümseme vardı. “Ben de sizinle oynayabilir miyim?” diye sormuştu. Hepimiz birden ona dönüp, sevinçle “Tabii!” demiştik. Ama ne var ki, o an sadece oyun oynamıyorduk. O küçük çocuğun gözlerindeki o belirgin bakış, sanki bir şey anlatıyordu. Düşünmeden, kalbim bir anda hızla çarpmaya başlamıştı. O küçük kızın bakışlarında, ilk kez birini sevmenin tadını anlamıştım. Aşk gibi bir şeydi, ama ona adını koyamıyordum. O zamanlar anlamadım belki ama şimdi düşünüyorum, o çocuk gerçekten aşık mıydı? Ben aşık mıydım?

Aşkın En Masum Hali

O gün, okuldan çıkıp eve dönerken, kafamda bir sürü düşünce vardı. Çocukların aşık olabileceğini anlamak çok tuhaf geliyordu. Ama kalbimden bir ses, o kızın bana gerçekten aşık olduğunu söylüyordu. Belki de aşık olmak, yalnızca büyüklere ait bir şey değildi. Bunu anlamam zaman aldı. 6 yaşında, ilk defa kalbim “heyecan” diye bir şeyle dolmuştu. Her ne kadar o gün sonrasında çocukça bir şeymiş gibi görünsede, o an içimdeki o his, bana gerçekten sevmenin ne demek olduğunu anlamama yardım etti. Belki de gerçek aşk, en saf halindeyken, çocukken yaşanıyordur.

Hayal Kırıklığı ve Umut

Ertesi gün okula gittiğimde, o küçük kız, başka bir gruptaki arkadaşlarıyla oynamaya başlamıştı. Beni fark etti ama gülümsedi, o kadar. O an içimdeki hayal kırıklığını anlatamam. Gözlerimdeki umutsuzluk, bana o aşkın geçici olduğunu düşündürdü. Hani büyüdükçe, aşkın daha karmaşık hale geleceğini ve her şeyin sonradan anlam kazandığını öğrenmiştim. Oysa o an, aşık olmak ne kadar basit, ne kadar gerçekti. Çocukken hissettiğin bir şeyin sonradan kaybolacağını bilmek, bence acı verici bir şey. Ama aynı zamanda, o ilk his, umutla karışmıştı. Belki de hayat boyu taşıyacağımız o küçük hayallerin ilkiydi.

Sonuç Olarak…

6 yaşındaki bir çocuğun aşık olabileceğini anlamak, bana çok şey öğretti. Bazen kalp, yaşını hiçe sayar ve sadece hisseder. Aşk, o anda doğru zamanda, doğru şekilde gelendir. Kafamızdaki kocaman sorular, hissettiklerimizin yanında hiçbir şeydir. O zamanlar, o küçük kızın bana bakarken hissettikleri gerçekti, belki de ben de ona aşıktım. Aşkın, ya da sevmenin yaşı yoktur. Bunu fark etmek, beni hem hayal kırıklığına uğrattı hem de umutlandırdı. Çünkü bir gün, belki de o ilk masum bakışların bir anlamı olur, dedim. O gün, çocukken yaşadığım o duygunun değerini, yıllar sonra çok daha iyi anlayacağım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
betexperbetexpergir.netsplash